En Plus; Dahası,Fazladan, ekstradan anlamına gelmektedir.
- J'ai un chat. J'ai un chien en plus.
> Bir kedim var dahası bir de köpeğim var.
- Hier j'ai fait beaucoup de choses. En plus je me suis couché trop tard.
> Dün bir sürü şey yaptım, dahası[üstelik,üstüne] çok geç yattım.
En plus de: Ayrıca, rağmen, yanı sıra, ilaveten gibi anlamlar taşımaktadır.
- En plus de ses cours, Il travaille beaucoup.
> Derslerine rağmen, çok fazla çalışıyor.
De plus: Fazladan, ilave olarak, ilaveten, ek olarak gibi anlamları vardır.
- J'ai une voiture de plus
> Fazladan bir arabam daha var.
- De plus, On a raté le bus.
> Dahası, otobüsü kaçırdık.
Un fois de plus: Bir kez daha, bir defa daha gibi..
- On va à Antalya un fois de plus
> Antalya'ya bir defa daha gidiyoruz.
- Je veux vous voir une fois de plus
> Sizi bir kez daha görmek istiyorum.
Tout au plus: Olsa olsa, en fazla, en çok.
- On a une heure tout au plus.
> Olsa olsa en fazla 1 saatimiz var..
Plus: Daha fazla, daha çok.
- Je mange plus vite que mes amis.
> Arkadaşlarımdan daha hızlı yemek yerim.
Plus ou moins: Civarında, miktarında, ortalama..
- J'ai plus ou moins 3 portables.
> Neredeyse 3 tane cep telefonum var [Nerden baksan, 3 tane kadar gibi..]
Plus que jamais: Herşeyden çok, herşeyden fazla gibi..
- Je l'aime plus que jamais.
> Onu herşeyden çok seviyorum.
Sorularınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz..
1 yorum:
Merhaba,
İlginize teşekkürler, gayet güzel hazırlamışsınız.
Plus olumsuz durumunuda eklermisiniz.
iyi günler.
Yorum Gönder